Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | anlayışla karşılamak | understand f. | ||
The EIB has understood the criticism, and significant changes have taken place. AYB eleştirileri anlayışla karşılamış ve önemli değişiklikler gerçekleştirmiştir. More Sentences |
||||
Genel | anlayışla karşılamak | appreciate f. | ||
Genel | anlayışla karşılamak | comprehend f. |